22 Ağustos 2011 Pazartesi

Dün Bir Kediyle Ciddi Düşündüm


Kadim dostlarım Pınar ve Görkem'le dün Şirinler'i izledik. Gişedeki kadının "3 yetişkin 3D gözlüğü veriyorum" dediğindeki manayı salona girdiğimizde anladık.  Zira hep küçük çocuklar ve ebeveynleri vardı. Çocukların çığlık çığlığa kahkaha attıkları yerde biz susup çocuklara baktık, bizim güldüğümüz yerde çocuklar susup bize baktı. Böyle farklı şeylere eğlenerek gül gibi geçinip gittik. Bizim komünist Şirinler resmen kapitalist oldu, I <3 NY yazılı donlar giydiler falan. Güzel olmuş ama. Eğlendik biz.
Muhtemelen gelen çocuklar korkmasın diye "Şirin özü çıkartmak" işini Gargamel'e saç sakal keserek, soğanla ağlatıp göz yaşlarını alarak yaptırmışlar. Oysa o Şirin Baba'yı alıp ümüüünü sıkması lazımdı, biraz gay olmuş. Ama final sahnesinde görüntü ve sese abanmaları, birkaç çocuğu korkudan ağlatarak, ebeveynleriyle salonu terketmelerine neden oldu. Kısacası gitmediyseniz gidin yani. Çocukları hiç sevmiyor olmama rağmen filmin yanında onlara da çok güldüm ben. O kadar para veriyorsunuz sonuçta filme, etinden sütünden faydalanın.

Akşam da biz yemeğimizi yedikten sonra yanımıza Şirinler gibi 3 elma büyüklüğünde bir yavru kedi geldi. Hatta o 2 elma büyüklüğünde bile olabilirdi. Pınar'ın rahmetli kedisi peyniri çok sevdiği için peynir istedik masaya. Anam bir peynir tabağı geldi böyle yanarlı dönerli. Zaten sırf daha fazla para almak için yemeğimin yanına süs diye otu çöpü sokan yerden bunu beklemem lazımdı. Gelen tabağı görünce önce birbirimize baktık, sonra kediye baktık. İşin kötüsü kedi o kadar çeşit peynirden birini bile yemedi. "Lan oğlum o kadar masrafa soktun bizi yesene!" dedik, hatta ben abartıp "bak uçak geliyoo" diye başlayıp zorla burnunu tıkayıp ağzına sokmaya çalıştım ama o benim yere düşen baharatlı patates kızartmamı tercih etti. Görkem de peynirler boşa gitmesin diye şarap istedi. Kısacası ocağımıza incir ağacı dikti kedi. Sonra yanımdaki sandalyeye geldi, çantamla oynadı, elbisemin eteğiyle oynadı, üstüne uyudu falan derken biz birbirimize aşık olduk. Onun o kadar güvenini kazanıp yanımda uyumasını izledikten sonra da hunharca terk ettim onu, ayrıldık. "Sorun sende değil bebeğim bende" dedim o benim arkamdan bakarken. "Sen çok iyisin, benden daha iyilerini hak ediyorsun" dedim. Çünkü yıllar önce eve bir kedi getirdiğim zaman annem o kapıyı yüzüme çarpmıştı. Böyle hoş olmayan şeyleri bir daha yaşamak istemedim.  Ve bir ilişkinin daha böyle sonuna geldik.

Sonra Görkem bizi evlerimize bıraktı. Eğer operacı bir arkadaşının arabasına biniyorsan, o arabada opera çalar ve sana operaların hikayelerini anlatan, sanatçılar hakkında bilgiler veren biri olur. "Seviyem çok yükseldi şu an, sanırım bir süre Kral TV açıp bu seviyeyi düşürmek için uğraşmam lazım" diye düşünürken bizim eve geldik zaten. Bahçe kapısından girdim, apartmanın kapısından girdim ve araba öyle hareket etti. Biz böyle gördük yani yıllardır. Erkek-kız ayrımı yapmıyorum burda. Ben bindirdiysem otobüse, dolmuşa ararım ardından "vardın mı?" diye. Ya da bıraktıysam, kapıdan içeri girmesini beklerim. Aksi şaşırtıyor beni. Böyle yani, arkadaş iyidir. Öbdüm:*

11 yorum:

Aydedeye havlayan dedi ki...

şirinleri 3d izlemek demek! çocukluğumun 2boyutlu ufak şirinlerini 3d koca koca görmek bakalım bende nasıl bir ruh hali oluşturacak.. tabak yanındaki çer çöp konusunda yerden göğe haklısın ama güzel de görünüyor be.. o çer çöpün iştah açtığı bi gerçek. ah o aşçılar yok mu ya.. yalnız eve giden arkadaş aranır, araba varsa eve bırakılır, eğer sevgili eve bırakılacaksa mutlaka bi çay kahve olmadı şarap bira, bi şey içilir o evde ben bunu bilir bunu söylerim afrikanın dağ börülcesi duygucuk..

bossa nova dedi ki...

Neil Patrick Harris'in gay olması ve bir kadını öpmesi homofobik falan olmamama rağmen sanat için soyundu gibi şimşekler çaktırdı kafamda. Sinemadan sonra 'şirinleyenler' de ortama neşe, huzur ve mutluluk katıyor lanet olasıcalar.

Adsız dedi ki...

ben olsam ben de peynir yerine baharatlı patates kızartmasını tercih ederim... :P

dö jasmin dedi ki...

beni de şaşırtır hatta kanım donar o esna..aman görgüsüze çattırma yearebbiim..

İsmini Vermek İstemeyen Seyirci dedi ki...

Aydedeye havlayan, çizgi filmdeki hava yok tabii ama tanıdık biriyle karşılaşmış gibi. Hoş yine de :)
Yemekte süs diye salatalığın üstüne iki tane pişmemiş spagetti dikip üstünü de otlarla kapatmışlardı ne biliyim böyle töbeestafurullah bir şeydi dfgjkl:D
Ayrıca eve bırakma, yollama ritüelleri konusunda like ve poke.

Ya o zaten HIMYM'da "fakıır", burda cici baba adayı falan.. Bayaa da başarılı yapıyor. Bizim saygı ve sevgi kotmamızı birer bık arttırdı:D

x-coach, ama "süt içmez et yer bu ne biçim hasta" gibi bir şey oluyor. Kedisin sen yahu ahah:D

dö jasmin, hiç sorma insanın gözlerini belertip boynunu büktürür adeta.

Mystery dedi ki...

şirinler'in 3boyutlusu çıkmış, benim haberim yok len :D gerçi olsa gider miyim ki burda. yaaa of ben çok sıkıldım artık burdaaa. ne kadar sıkıntılarda olduğumu tahmin bile edemezsin. artık okul açılsın, lütfen.

bi de aramak, arkasından bakmak ve bilumum davranışlar birer görgü kuralıdır. uymayanları uyaralım!

İsmini Vermek İstemeyen Seyirci dedi ki...

Ben ilk geldiğimde daha çok sıkılıp Ankara'yı özlüyorum ama şu an yine Ankara'ya dönmek istememe modundayım :D

Ayrıca o kurallara uymayan bizden değildir!

Mia Wallace dedi ki...

bitiyorum şu anlatımına :D

N'lerimdesi dicektim ki görmüşsün bile kalp kalp

İsmini Vermek İstemeyen Seyirci dedi ki...

Görmez miyim! İsmini Vermek İstemeyen Seyirci Mia'yı takipte! :D Ve yine Mia kalp ben

CherrybLossomgirL dedi ki...

operacı arkadaşım var ama allahtan o da opera ile dalga geçiyor benimle , yan yana gelince salak salak bağrışarak konuşuyoruz birbirimizle:)

allah seninkine benzeri ile karşılaştırmasıııın .amin !

İsmini Vermek İstemeyen Seyirci dedi ki...

ahah:D Operacı arkadaş iyidir, şeker gibi insan olur genelde:)